DERS 16

HRİSTİYAN ÖĞRETİSİ(2)

Gerçek inanan İsa Mesih’e sadık olmalıdır.Mesih ,düşüncelerimizde,konuşmalarımızda ve davranışlarımızda her şeyden önce gelmelidir.Bu yeni vaftiz olmuş inananlar için zor olabilir.Onların vaftiz olmadan önceki hayatlarında temelde hep arzuları ve hırsları merkezdedir.

Her çeşit düşünce sürekli aklımıza gelir,ve bir Hristiyan Tanrı’yı hoşnut etmeyen düşünceleri reddetmeyi bilmeli.Günlük hayattaki sıradan işler ,aileyle,komşular,iş,dinlenme ve eğlenceyle ilgili düşünceler bile İsa Mesih’in emirleri doğrultusunda yönlendirilmelidir.

Düşünceler kelimelere ve eylemlere yol açar.Kelimelerimizi ve hareketlerimizi kontrol etmenin ilk adımı düşüncelerimizi kontrol etmektir,bu da Mesih’in bizden yapmamızı istediği şeydir.Pavlus şöyle demiştir: “İsa Mesih’e itaat etmek için her düşünceyi tutsak ederiz”(1Korintliler10:5).Başka bir yerde şöyle der: “Bu dünyanın gidişine kapılıp gitmeyin; bunun yerine, Tanrı'nın iyi, kabul edilir ve mükemmel isteğinin ne olduğunu anlamak için düşüncenizin yenilenmesiyle kendinizi değiştirin”(Romalılar12:2).

Tanrı ve Komşu Sevgisi

Yahudi bir hukukçu Mesih’e geldi ve en büyük emrin ne olduğunu sordu.O şöyle cevap verdi:

“Tanrın Rab’i bütün kalbinle,bütün ruhunla ve aklınla sev….Komşunu da kendin gibi sev”(Matta 22:37-39).

Bizler de,İncil’de gördüğümüz mükemmel müjde ve Oğlu İsa Mesih’te bize gösterdiği sevgisinden dolayı Tanrı’ya karşılık vereceğiz.Tüm benliğimizin değişmeye başlaması ve Tanrı’yı hoşnut etmek için bunları yapmaya başlayacağız.Kutsal Baba’yı memnun edecek bir hayat yaşamayı isteyeceğiz.

Aynı zamanda bize nasıl davranılmasını istiyorsak ,insanlara öyle davranmaya çabalayacağız.

Havari Petrus şöyle öğütlüyor:

“Sonuç olarak hepiniz aynı düşüncede birleşin,başkalarının duygularını paylaşın,birbirinizi kardeşce sevin, şefkatli ve alçakgönüllü olun. Kötülüğe kötülükle, hakarete hakaretle değil, tersine, kutsamayla karşılık verin,çünkü kutsanmayı kazanmak için çağrıldınız. Her kim yaşamdan zevk almak,iyi günler görmek isterse,dilini kötülükten,dudaklarını yalandan uzak tutsun; kötülükten sakınıp iyilik yapsın; huzuru amaçlasın,ve bunun ardından gitsin(1Petrus3:8-11)

Hareketlerimizin ve Sözlerimizin Etkisi

Söz çok güçlüdür.Söylediğimiz şey ,nasıl söylediğimiz,ve ses tonumuz çok büyük farklılık yaratır.Rab Mesih’in öğrencileri arkadaşları,komşuları,beraber çalıştığı kişiler hakkındaki kaba konuşmaları dinlemezler ve desteklemezler;onlar her zaman başkalarının böyle davranışlarını kibarca ama ciddi bir şekilde engellemeye çalışırlar.Tuz yiyeceklerin çürümesini önlerken ,arkadaşlarımıza karşı kibar,iyi,hassas kelimeler de kaybolmayan değerlere dayanmaktadır.

Nasıl davrandığımız ve ne söylediğimiz onları doğru şekilde kullanmamıza yardımcı olur.İsa Mesih öğrencilerine bunu şu şekilde söylemiştir:

“Yer yüzü ’nün tuzu sizsiniz,fakat eğer tadını kaybederse,onun tuzluluğu nasıl geri getirilebilir”(Matta5:13)

Pavlus şöyle dedi: “Sözünüz her zaman tuzla terbiye edilmiş gibi lütüfkar olsun….”(Koleseliler4:6).

Havariler her zaman iyiliğin etkisinde olmalıdır.Bize karşı çıkıldığında kızmamalıyız;insanlara karşı kalbimizde kin beslememeliyiz.Onlara sevgi göstererek onları kazanabiliriz.Doğal arzularımız ve duygularımızın kontrölü için çaba göstermeliyiz.Sarhoş olmak gibi kontrolsüz herhangi bir davranış şekli yanlıştır.Bu gibi davranışlar bizim ismini taşıdığımız Mesih’e leke getirir.

Sahip olduklarımıza minnettar olmak.

Gerçek bir Hristiyan diğer insanları kıskanmaz ve onlara haset beslemez.Kıskançlık kalbimizde çok kolay bir şekilde oluşur böylelikle bizim sahip olmadığımız şeylerin başkalarına mutluluk verdiğini gördüğümüzde kötüleşebiliriz.Mücadele ederken inançsız insanların iyi davrandıklarını görmek zor olabilir.Davut bununla mücadele etmiştir.Mezmur 37’de O kötülük yapanlara üzülme sonunda Tanrı’ya imanlı bir şekilde hizmet edenler ödüllerini alacaklardır der.(Mezmurlar37:1-11)

İncil bizi kıskançlığa karşı uyarmaktadır.Başkasına ait olan bir şeyi istemek bizi çok mutsuz eder: “Hayatınızı paradan arındırın ve sahip olduklarınıza minnettar olun”(İbraniler13:5).

Başka birisine ait olan çekici bir şeye karşı masum düşüncelerimiz olabilir.Fakat bu düşünce hayatımızı kontrol altına alana kadar gittikçe büyüyebilir!Bu yüzden,Tanrı’nın 10 Emri’nde İsrali ,başkasının olanı arzulama, “kıskançlık” hakkında bizi uyarmaktadır: “Komşu’nun…… hiçbir şeyine göz dikmeyeceksin”(Mısır’dan Çıkış20:17).

Komşumuza ait olanlar daima bizim gözümüzdedir ve ulaşmamız kolay olan şeylerdir.Bize ait olmayan şeyleri almayı asla düşünmemeliyiz ,hatta ödünç alıp geri vermeyi unutmuş olsak bile!

Dürüstlük

Zor durumda kaldığımızda bize yardımı olabileceğini düşündüğümüz uygunsuz veya doğru olmayan bir şeyler yapmaya yönelebiliriz.Bu arzuya karşı gelinmelidir.Bir Hristiyan her zaman tamamen dürüst olmalı ve doğru davranışlar sergilemelidir.Tanrı’nın en yüce kurallarına karşı olmadıkça ülkemizin kanunlarına uymalıyız.(Matta22:21,Romalılar13:1,2)

Başkaları olmasa bile ,eğer bir işe sahipsek dürüst bir şekilde çalışmalıyız: “Dünyadaki yöneticilerinizin sözünü Mesih'in sözünü dinler gibi saygı ve korkuyla, saf yürekle dinleyin,yalnız bunu hoş görünmek için insanları hoşnut etmek isteyenler gibi yapmayın.İsa Mesih'in kulları olarak Tanrı'nın isteğini içten yerine getirin,insanlara değil, Rab'be hizmet eder gibi gönülden hizmet edin(Efesliler13:1,2)

Bozulmuş bir toplumda yaşıyorsak böyle davranmak zor olabilir fakat bu bizim amacımız olmalı.(Filipliler2:15-16) Unutmayın ki gerçek inananlar daima Oğlu Rab İsa Mesih aracılığıyla bize sonsuz hayatı sunan Tanrı’yı hoşnut etmek için uğraşmalılardır.Bu müjdenin ışığında hayatımızı yaşamalıyız.Biz izin verdikçe ve düzelmedikçe her hangi kötü bir davranış giderek büyür.Bu da Tanrı’nın Krallığı’nda istemediği biri olmamıza İsa Mesih te yaşamamızı tehlikeye atabilir,ve kendimizi reddedilmiş bulabiliriz.

Daha fazla Rab İsa Mesih gibi olmak için günlük hayatımızda ki kişilik değişimlerine dikkat etmeliyiz ve hayatımızda iyilikler gerçekleştirmek için her zaman doğru yolu seçmeye çabalamalıyız.Tanrı’nın emirleri kalplerimizde olmalı böylelikle O’nun aklıyla kendimizi değiştirebiliriz ve Ruh’un ürünlerini alabiliriz: “sevgi, sevinç, huzur, sabır, şefkat, iyilik, bağlılık, yumuşak huyluluk ve irade gücü”(Galatyalılar5:22).

Sorular

R1.Düşüncelerimizi kontrol etmek neden önemlidir?

R2.Tanrı’nın Krallığında sonsuz yaşam müjdesi yaşam şeklimizi nasıl etkiler?